Emziren Anne: Eylül 2014

Eylül 24, 2014

Tanımadan özlemek

Merhabalar,

Uzun bir aradan sonra geri döndüm.  Sıcaklarla boğuşuyorken iş güç derken yazmadan geçirdiğim aylar olmuş. Bu arada da 37. hafta gelmiş çatmış:)

Artık hamileliğin son ayındayım ve itiraf etmek gerekirse çok güzel bir 8 ay geçirdim ama yetti. 

Hamileliği gördüm sevdim keyifliydi, ama artık bitsin lütfen!  Ağırlaşma, ağrılar,  hacim vs değil bu bıkkınlığın sebebi. Ben nasıl oluyorsa bilemiyorum ama bir şekilde oğlumu özledim:) Şimdi okuyan haklı olarak der ki; o özlem değil,  heyecan , beklenti. Ama yok yok; he heyecanliyim o ayrı ama bir yandan da ciddi ciddi özledim.  Son zamanlarda çok haşır neşir olduk nasıl olduysa; kaburgaya tekmeler; geceleri beraber uyanmalar vs. :) Sanki onunla rüyalarımda çoktan tanıştık konuştuk da şimdi ayrı kaldık gibi. Bence o çoktan doğdu geldi de şimdi kısa süreliğine ayrıldık gibi. Ben onu tanıyorum aslında da, işte kısa bir işi çıktı,  bir yere kadar gidip gelecek gibi. Ben de camda oturmuş onu bekler gibiyim. Ha köşeyi döndü dönecek,  döner dönmez de benim burda onu beklediğimi bildiği için kafasını kaldırıp pencerede beni görüp gülümseyecek gibi.  Kime böyle düşüncelerimi anlatsam "bu günlerini arayacaksın; bir gelsin esas o zaman keşke içerde kalsaydı diyeceksin" diyor. Belki de haklılar;  yorgunluktan halsizlikten perişan olacağız Göksel'le. Yine de bütün bu uyarılar bile içimdeki özlemi dindirmiyor. Insan görmediğini bilmediğini özlermiş ya; onu da öğrenmiş oldum:)